KADININ ZİYNET ALACAĞI
T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E.
2012/14853
K. 2012/20783
T. 11.9.2012
• ZİYNET EŞYASININ İADESİ İSTEMİ ( Davacı Dava Konusu Ziynet Eşyasının Varlığını Evi TerkEderken Bunların Zorla Elinden Alındığını ve Götürülmesine Engel Olunduğunu ve Evde Kaldığınıİspat Yükü Altında Olduğu - İspatlanamayan Davanın Reddi Gereği )
• İSPAT YÜKÜ ( Ziynet Eşyasının İadesi İstemi - Davacı Dava Konusu Ziynet Eşyasının VarlığınıEvi Terk Ederken Bunların Zorla Elinden Alındığını ve Götürülmesine Engel Olunduğunu ve EvdeKaldığını İspat Yükü Altında Olduğu )
• KADININ ZİYET ALACAĞI DAVASI ( Davacı Dava Konusu Ziynet Eşyasının Varlığını Evi TerkEderken Bunların Zorla Elinden Alındığını ve Götürülmesine Engel Olunduğunu ve Evde Kaldığınıİspat Yükü Altında Olduğu - İspatlanamayan Davanın Reddi Gereği )
4721/m.
6,222
6100/m.
190
/1
ÖZET : Davacı ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş, davalı ise onun tarafından götürüldüğünüsavunmuştur. Hayat deneylerine göre olağan olan, bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması yada evdesaklanmış, muhafaza edilmiş bulunmasıdır. Diğer bir deyimle bunların davalının zilyetlik ve siyanetine terkedilmiş olması olağana ters düşer. Davacı dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunlarınzorla elinden alındığını, ve götürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, isbat yükü altındadır. Olayda kadın,dava konusu ziynet eşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha öncedegötürme fırsatı elde edemediğini ispat edememiştir. Buna rağmen yukarıda yazılı ilkelerde hataya düşülerekhüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihive numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından; her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereğigörüşülüp düşünüldü:
KARAR :
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerintakdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyizitirazları yersizdir.
2-Toplanan delillerden davacı kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eden ve davalıdan kaynaklanan maddi birhadisenin varlığı kanıtlanmamış ve Türk Medeni Kanununun 174/2. maddesindeki koşullar oluşmamıştır.Davacı kadının manevi tazminat talebinin reddi gerekirken kabulü doğru bulunmamıştır.
3-Ziynetlere yönelik temyiz incelenmesine gelince;
Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatlayükümlüdür. ( TMK.m. 6 ) Kural olarak ispat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilenvakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkarak tarafa aittir. ( 6100 s. HMK. m. 190 /1 )
Hemen bütün ilim adamlarının birleştiği ve Yargıtay uygulamasında kararlılık ifade eden ölçüye göre, isbat yükühayatın olağan akışına aykırı iddia ve savunmada bulunana düşer. ( Prof.Baki Kuru, Hukuk MuhakemeleriUsulü, l968 sh.372; Prof. İlhan Postacıoğlu, Medeni Yargılama Usulü, l970 sh.464; Prof.Necip Bilge, HukukYargılamaları Usulü, l967 sh.449; Prof.Sabri Şakir Ansay Hukuk Muhakemeleri Usulü, l957 sh.248-249;Prof.Saim Üstündağ, Hukuk Muhakemeleri Usulü, l973 sh.378; H.G.K.nun l9.7.l967 gün ve 239-340 sayılı,7.6.l974 gün ve l972/84 sayılı kararları ). İleri sürdürdüğü bir vakıadan lehine haklar çıkaran kimse iddia ettiğiolayları ispat etmelidir. ( Prof.Saim Üstündağ, age. l973 sh.397 ).
Davacı ziynet eşyasının davalıda kaldığını ileri sürmüş,davalı ise onun tarafından götürüldüğünü savunmuştur.Hayat deneylerine göre olağan olan, bu çeşit eşyanın kadın üzerinde olması yada evde saklanmış, muhafazaedilmiş bulunmasıdır. Diğer bir deyimle bunların davalının zilyetlik ve siyanetine terk edilmiş olması olağanaters düşer. Diğer taraftan söz konusu eşya rahatlıkla saklanabilen, taşınabilen, götürülebilen nev'idendir. Onuniçin evden ayrılmayı tasarlayan kadının bunları önceden götürmesi gizlemesi her zaman mümkündür.
Davacı dava konusu ziynet eşyasının varlığını, evi terk ederken bunların zorla elinden alındığını, vegötürülmesine engel olunduğunu, evde kaldığını, isbat yükü altındadır. Olayda kadın, dava konusu ziyneteşyasının, götürülmesine engel olunduğunu ve zorla elinden alındığını, daha öncede götürme fırsatı eldeedemediğini ispat edememiştir. Buna rağmen yukarıda yazılı ilkelerde hataya düşülerek hüküm kurulması usulve kanuna aykırıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozmakapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümlerinin ise yukarıda .1 bentte gösterilen sebepleONANMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.09.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Dağlı Hukuk BürosuAv. Kadir DAĞLI